22 Kasım 2013 Cuma

YETİMİ HİMAYE ET, ONU KORU

YETİMİ HİMAYE ET, ONU KORU

AĞLATAN BİR HİKAYE

AYETLER

“Ve Rabbinin hoşnutluğunu umarak sabah akşam O’na yalvarıp yakaranlarla birlikte sen de sabret. Dünya hayatının cazibesine kapılarak gözlerini onlardan ayırma” (Kehf: 18/28)

“O halde yetime haksızlık yapma ve yüzünü ekşitme, yardım isteyeni de hangi çeşit olursa olsun boş çevirme...” (Duha: 93/9-10)

“Gördün mü şu dini veya ahiretteki ceza ve mükafatı yalan sayanı. İşte o tip kimseler yetimi itip kakarlar. Fakir ve muhtaçları doyurmaya çalışmadığı bir yana başkalarına bu iş için ön ayak bile olmazlar.” (Maun: 107/1-3)

HADİS-İ ŞERİF


Rasulullah (s.a.v.)’in iki zayıf kimse olan yetimle kadının hakkının gözetilmesini emrettiğini, Allah’ın bizlere verdiği rızıkların aramızdaki zayıflar sayesinde olduğunu böylece de zayıfları kollamamız gerektiğini öğreneceğiz.

Ebû Hüreyre (r.a)den rivayetedildiğine göre Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himâye eden kimseyle ben, cennette şöyle yanyana bulunacağız.” 
-Hadisin râvisi Mâlik İbni Enes, –Peygamber aleyhisselâm’ın yaptığı gibi – işaret parmağıyla orta parmağını gösterdi.
Kendi yakınlarının veya başkalarının yetimlerini koruyanlar,  Allah’ı hoşnut ederler, ve cennette Allah’ın sevgili peygamberleriyle birlikte olmaya hak kazanabilirler.

Ebû Şüreyh Huveylid İbni Amr el–Huzâ`î (r.a)’ den rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Allahım! İki zayıf kimsenin, yetimle kadının hakkını yemekten herkesi şiddetle sakındırıyorum.”

Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin. Tercümesi: (Abdullah Parlıyan)


"İyi kalpli olmak, mükemmel olmaktan daha iyidir."

-H. Jackson Brown